Bayramlar ve Çocuklar

Çocuklar bayramı neşe ve coşkuyla geçirmeli. Bayramın ne olduğunu anlatırken, paylaşmanın önemini, küçükleri sevindirmenin, büyüklere saygının, birlik ve beraberliğin anlamlarını vurgulamalıyız. Kısacası bayramların sosyal boyutunu aktarmalıyız.




Kurban bayramına özgü, kurban kesiminin anlamını çocukların anlayacağı dilden, yaşlarına uygun olarak anlatmalıyız. Fakirlerin et yiyebilmesi, yardımın ve paylaşmanın gerekliliği örnekleri verilebilir.
Okul öncesi çocuklarda, henüz soyut düşünme sistemleri yeterince gelişmediğinden; ölüm , din, inanç gibi kavramları anlamalarını bekleyemeyiz. Onlar henüz somut düşünce ile görebildiklerini algılar ve değerlendirirler. Bu dönemdeki çocukları, özellikle kurban kesimine şahit olmalarından, hatta Televizyondaki kesimle ilgili haber ve görsellerden uzak tutmak gerekir. Bir hayvanın kesimine, ortalığın kan gölüne dönüşmesine, hatta kesici aletler, kesilmiş uzuvlar, gibi görsellere istemeden şahit olmuş çocuklarda çok ciddi travmalar oluşabilir.
Çocuk yine de istenmeyen görüntülere şahit olmuşsa, tepkileri iyi değerlendirilmelidir. Çocuk artık et yemek istemiyorsa, uyku problemi yaşıyorsa, ağlama nöbetleri varsa, korku ya da öfke nöbetleri varsa, vakit kaybetmeden bir uzmana götürmelidir.
Ergen çocuklar kurban kesimini izlemeyi, kendilerini ispat etmek için de isteyebilirler. Yaşları 12 bile olsa çocuklar üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Kaldı ki, kesimi izlemek istemeyen bir çocuğa asla izlemesi için baskı yapılmamalıdır.
Son olarak, kurbanlık için alınan hayvanla çocukların bir bağ kurması, sonrasında onun kesildiğini öğrenmesi, yine onlar için sağlıklı olmayacaktır.
Uzm. Psikolog Dilek Kılıç

 

Hiç yorum yok: