Mutsuzlar Sevinçleri Paylaşamaz



Bizim toplumda insanlarımız, acıyı paylaşmayı sever.
Sevinci paylaşmaya tahammülü yoktur. Neden mi?
Moral mutluluk seviyesi ülkemizde ortalama 2 iken,
gelişmiş batı toplumlarında 7- 8 civarındadır.
Bu da; insanlarımızın bireysel yaşamlarında, bir hayli mutsuz olduğunu gösterir.
Yalnızca kendinden daha kötü durumdakileri gördüklerinde, kendilerini daha iyi hissederler.
Hatta acı içinde olan dostlarına, yurttaşlarına, ya da hiç tanımadıklarına öylesine yardımsever olurlar ki şaşarsınız.

HİÇ



Ne kısa insan ömrü...

Uzay içinde , hiç sayılabilecek kadar küçüguz oysa ki.

Varoluşun anlamı buradan geçiyor olabilir mi?

Hiç

Koskoca bir hiç...

Son Pişmanlık

Sevgi en öznel duygudur.
Arkasında; ama , fakat,  eğer kelimelerini barındırıyorsa, acı kaçınılmaz olur.  Yeryüzündeki her şeye karşı hissedilen bu ortak duygu, kişiden kişiye değişim gösterir. Kültüre, yaşa ya da cinsiyete bağlı değişim göstermez tamamen bireyseldir.

Bazen bu sevgiyi yüreğimizde, bazen aklımızda hissederiz. Yürekteki hep en keskin ve deli dolu olanıdır. Uğrunda canlar yitmiştir, içinde pişmanlık asla barınmamıştır.


 Diğerinde vijdan dışarıya karşı rahat, kendine karşı derin pişmanlık içindedir. Son nefesini verirken, kalp bağırmaya başlar; lanet olsun! değer miydi bunca yaşanmamışlıklara?, bunca sorumluluk saçmalıklarına?. Sadece tek hayatın vardı ve bitti. Akıl başlar ezberletilmiş klasik cevaplara… Kalp sadece acı bir gülümseme ile son kez bakar akla. Yapacak hiçbir şey yoktur artık, Son bir kez nefes alır, son bir şansım daha olsaydı diye iniltiyle yalvarırsın fakat nafile… Derin bir pişmanlıkla elveda dersin hayata, tüm hayalini kurup yapamadıklarına, acı bir elveda…

Acıyı Doğurmak





Varlığın acıtıyor, Yokluğun kavuruyor.
Dayanmanın, doğurmak olduğuna şahit oldum.
Erken suyu gelmiş gebeler gibi,  sancı bir yandan bastırırken,
Vakti dolmamışlığın kaygısı diğer yandan.
Çatlamak ne kelime, yarıldım ortadan ...
Yandım ki ne yandım bu çıkmazdan.

Ruhun Doğum Sancısı




Sancı fiziksel bir acıdır. Doğum sancısı, kemik kırılmasının 10larca katı bir acıdır. Şiddetli geçen regl sancıları, böbrek sancıları, diş ağrıları...
Hayatımız boyunca çok canımız yanmıştır. Bunlar arasında en hatırda kalanı nedense  aşk acısıdır.  Çünkü burada sancıyan şey ruhumuzdur.  Fiziksel  acılar geçtiğinde, vücut normal işleyişine devam eder, kolay unutur yaşadığı sancıları.